Milletlerin tarihi, atalarının mirası üzerine kurulur. Kültürel kaynaklar bu mirasın en önemli parçalarını oluştururlar Bu kaynaklar milletlerin varlıklarına, tarihi yaşanmışlıklarına ve oluşturdukları medeniyetlerine ait her türlü bilginin gelecek nesillere aktarılmasını ve anlatılmasını sağlarlar. Arşivler bu tarihî mirasın en temel kaynaklarıdır. Kültürel mirasa sahip olmayan topluluklar belki devlet olabilir; fakat tarihi ve kültürel beslenme kaynaklarına sahip olmadıkları için millet olamazlar. Millet olma ve millet olarak yaşayabilme sadece geçmişten gelen kültürel mirasa sahip olmakla mümkündür.
Arşivler, devletlerin ve milletlerin herhangi bir vesile ile kayıt altına alınmış bütün belgelerini bünyelerinde barındırırlar. Devletlerin yapısı, insani ilişkiler, kültürel ve iktisadi yapı, devletlerin devletlerle, devletlerin toplumla olan ilişkileri; dini, ilmi, siyasi ve askeri yapıları vb. hakkında en önemli bilgileri arşivler bize anlatırlar. Kayıt altına alınmış her konuyu arşivler bize öğretirler. Arşivler tarihin hafızası, milletlerin bilgi kaynağı, siyasi aklın ve devlet politikalarının hocasıdır. Toprak ve su milletleri nasıl fizyolojik açıdan beslerse, arşivler de kültürel açıdan besler ve geleceğe yol gösterirler. Arşivler milletlerin zenginliği, büyüklüğü ve geleceğidir…
Osmanlı Devlet aklı arşivlerin önemini çok iyi bildiği için arşiv kurumuna “Hazine-i Evrak” adını vermiş ve belgelerin muhafazasına büyük itina göstermişlerdir. Coğrafi büyüklüğü, altı asırlık tarihi birikimiyle arşiv belgesi bakımından muhteşem bir zenginliğe ulaşmıştır.
İşte Türkiye Cumhuriyeti Osmanlı Devletinin bu muhteşem mirası üzerine kurulmuştur. Bugün Türkiye Cumhuriyetinin sahip olduğu arşivler, kendi tarihimizle birlikte Osmanlı coğrafyası üzerine kurulan 45 devletin tarihini de barındırmaktadır. Bu bakımdan Osmanlı Devletinden devraldığımız arşivleri her ne kadar iyi koruyamamış ve bir kısmını Cumhuriyetin ilk yıllarında Bulgaristan’a satmış olsak da hala hem kendi tarihi ve kültürel kaynağımızın, hem Osmanlı coğrafyası üzerine kurulan devletlerin en önemli tarihi ve kültürel başvuru kaynağı durumundadır.
Arşivlerimizin dünya devletlerinin yaklaşık yüzde yirmi beşinin tarihi başvuru kaynağı olduğunu bilmek ve onları korumak çok önemlidir. Fakat arşivleri korumak kadar arşivlerin içinde yer alan tarihi belgelerden istifade etmekte önemlidir. Arşivlerin önemini anlamak, bu zenginliği bilgi zenginliğimize katacak yetkinliğe sahip insanları yetiştirmekle olur. İşte bu noktada eksiğimiz büyüktür. Bu eksiğimizi gidermek zenginliğimize zenginlik katacaktır…
Biz osmanlicaci.com ekibi olarak elimizden geldiği kadar bu eksiği gidermeye çalışıyoruz. Osmanlıca okuma veya arşiv belgeleri okuma konusunda kendisini yeterli görmeyenler için Osmanlıcaya hakim bir ekiple arşiv belgeleri okuması yapıyoruz. Osmanlıca arşiv belgeleri okutmak için bizden destek talep eden herkese düşük bir ücret karşılığında yetişmeye çalışıyoruz. Arşiv belgeleri okuma konusunda bir desteğe ihtiyacınız varsa gönül rahatlığı içinde telefon, whatsapp veya e-posta kanalıyla bize ulaşabilirsiniz.